Bazen hayat insanın karşısına hiç beklemediği bir anda yeni bir pencere açar. O pencerenin ardında, daha önce varlığını bilmediğimiz bir ışık vardır. Bakışlarımız, o ışığın sıcaklığında kendiliğinden dinlenir.
İçimde uzun süredir sessizce duran bir sızı vardı, farkındaydım. Ama dün, bu sessizliği delen bir kıvılcım belirdi. Onun gelişi, sanki zamana başka bir anlam yükledi.
Lafların yetersiz kaldığı bir şeyden bahsediyorum. Henüz adı konmamış, ama çok uzun zamandır yolu gözlenen bir duygudan… Fakat bildiğim şu: bu his, uzun zamandır beklediğim bir dinginliği bana hatırlattı.
Gözler bazen kelimelerin söyleyemediğini fısıldar. Dün yaşadığım an, bana tam da bunu öğretti. Bazen sadece görmek yetiyor; kelimelere ihtiyaç duymadan anlaşabilmenin huzuru var.
Ellerimiz belki hiç birbirine değmedi, ama yine de aynı göğe bakmanın verdiği ortaklık, bana çok şey anlattı. İçimde filizlenen bu his, belki de bir başlangıcın en saf hâlidir.
Nihayetinde anladım ki, hayatın asıl sürprizi bazen bir insanın gelişiyle olur. Dün, böyle bir sürpriz yaşadım. Belki hızlı bir başlangıç oldu ama bıraktığı iz şimdiden kalıcı görünüyor.
test
😀